CADILAR BAYRAMI PARTİSİ

    Üniversitenin kampüsünde neredeyse herkesin katıldığı bir cadılar bayramı partisi düzenliyor. Arkadaşlarınla birlikte saatlerce dans ediyor, eğleniyorsunuz. Derken gözün delilerce dans eden o insanların içinde kostüm giymeyip öylece ortada dikilen bir adama takılıyor. Adam gözlerini dikmiş sana bakıyor. Üstüne alınmamaya, eğlenmeye devam etmeye çalışıyorsun. Yarım saat sonra arkadaşın midesinin bulandığını söyleyerek onunla beraber tuvalete gelmeni istiyor, kabul ediyorsun. Arkadaşının tuvaletten çıkmasını beklerken uzakta adamın elleri cebinde birini bekliyormuşçasına dikildiğini fark ediyorsun yine. Seslenip neden kostüm giymediğini, kimi beklediğini soruyorsun. Cevap vermiyor. Arkadaşın içerden saçını tutman için sesleniyor. Döndüğünde orada olmadığını görünce neden bu kadar kafaya takıyorum ki diye düşünüp partiye devam ediyorsun. Ertesi sabah partinin temizliği için gönüllü oluyorsun. Arkadaşınla dün dans ettiğiniz yere geldiğinizde uzaktan yerde etrafında sineklerin toplandığı bir şey olduğunu fark edip temizlemek için burnunu tutarak yakınına gidiyorsun. İlk başta bir hayvan leşi sanıyorsun elinde tuttuğun sopayla ne olduğunu anlamaya çalışırken bunun bir insan derisi olduğunu fark ediyorsun. Bir insan yüzü! Hem de öyle alelade bir insanın değil, kayıp ilanında gördüğün günlerdir kimsenin bulamadığı sınıf arkadaşının yüzü! Parçalar kafanda yavaş yavaş birleşiyor. İşte bu yüzden o adam bu kadar dikkatini çekti çünkü gördüğün yabancı bir sima değildi. Gördüğün arkadaşının yüzünü giymiş biriydi. Bu onun kostümüydü.

-Özge Gökalp-