KUAFÖR

    Geldim işte yine sana,tahmin et bakalım bu kez ne oldu? Aldatıldım mı, terk mi edildim? Yoksa maaşım mı yatmadı? Tamam tamam son seçeneği boş ver, maaşım yatmamış olsa nasıl geleyim ki buraya? Dünya kadar para alıyorsun benden. Yok saç bakımı yok kampanya... Neyse ki bu kez fazla dinleyemeyeceğim seni. Daha senden sonra solaryuma gideceğim; bahtımın karalığını vücuduma yansıtmaya kararlıyım. Evet yap bakalım şimdi bana ne yapacaksan. Kes, kırp, boya... Aman saçlarımı yakmamak için çaba falan da sarf etme, bırak yanarsa yansın. Umrumda olmaz bu saatten sonra. Yok ay ışığıymış yok kahve köpüğüymüş. Ben senin o köpük renginle kaç kez falcıya gittim senin haberin var mı? İşte sen böylesin saçımızı istemediğimiz kadar kısa keser tel tokaları kafamıza çivilersin. Randevu almayınca saatlerce bekletir bir sonraki müşterin çabuk gelsin diye sepetlemeye çalışırsın. İşin bitince bir ayna tutar övgü beklersin bizden. Ben bilmiyor muyum yarım saate bozulacak bir saç için bir aylık maaşımı senin avcuna sayacağımı? Hah işte o zaman anlarım ki kafam gerçekten güzel. İşini bitirince çağır manikürcü kızı o gelsin. Ben yine tırnağım bile olamayacak insanlar için tırnaklarımı boyatayım. 

-Avize